TORAKS
DUVARININ DAMAR VE SİNİRLERİYLE İLGİLİ KLİNİK NOTLAR
Necdet
Ersöz
Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi
Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi
Dispne
(Dyspnea, Nefes Darlığı)
Solunumla ilgili
problemleri olan hastalarda (astım gibi) veya kalp rahatsızlığı olan bireylerde
solunum güçlüğü görülebilir. Tek başına bir hastalık değil, pek çok hastalığın
göstergesi olabilecek bir semptomdur. Nefes darlığı çeken bireyler solunum esnasında
toraks kavitelerini genişletebilmek amacıyla aksesuar respiratör kaslarını
kullanma gereksinimi hissederler. Bu gereksinimi kolaylaştıracak çeşitli
pozisyonları alırlar.
Ekstraplevral
Intratorasik Cerrahî Giriş
Fiksasyon kadavrada bu
işlemi zorlaştırsa da, canlı hâlde cerrahî işlemde ince endotorasik fasyanın
gevşek özelliği doğal bir yarık oluşmasına yardımcı olur ve cerrahın operasyon
esnasında kostal parietal pleura ile toraks duvarını ayırabilmesine olanak
sağlar. Bu özellik, extraplevral yapılara (örn. Lenf nodları) intratorasik
giriş sağlayarak istenmeyen bazı durumların önlenmesini sağlar.
Spinal
Ganglionlarda Herpes Zoster Enfeksiyonu (Zona Hastalığı)
Herpes zoster
enfeksiyonu vücudun tek tarafında bir bölgede toplanmış acı verici deri lezyonlara
neden olur. Herpes zoster spinal ganglionlardaki bir viral hastalık olup
genellikle varicella-zoster virüsü (VZV)’nın
reaktivasyonuyle görülür. Bu virüs sinir sistemine yerleşip uzun bir müddet
inaktif durumda kalabilir; ancak bağışıklığın düştüğü bir durumda aktive olarak
deride çeşitli problemlere yol açar. Virüs ganglionu işgal ettikten sonra o
ganglionun sahip olduğu sinirin innerve ettiği dermatom bölgesinde keskin bir
acı ve kırmızıklar görülür. Bir periferik duyu nöropatisi olmasına rağmen,
özellikle yetişkin/yaşlı kanser hastalarının dâhil olduğu %0,5-5 oranla bu bireylerde
bazı motor problemler de görülebilir. Kas güçsüzlüğü genellikle aynı
dermatomal ve veziküler bölgedeki miyotomlarda görülür.
Herpes Zoster
Interkostal
Sinir Bloğu (Blokajı, Engeli)
Interkostal boşluğun
lokal anestezisi paravertebral çizgi ve anestezisinin gerekli olduğu alan
arasındaki interkostal sinirlerin bulunduğu bölgeye anestetik ajan enjekte
edilerek gerçekleştirilir. Bu işlem, yani interkostal
sinir bloğu, anestetik maddenin interkostal sinirlere ve kollateral
dallarına süzülmesiyle meydana gelir. Buradaki “blokaj, blok” terimi derideki
sinir uçları ve acı bilgisi taşıyan duyu sinirlerinde impuls iletiminin
durdurulması anlamına gelmektedir. İmpuls henüz beyne ve spinal korda ulaşmadan
durdurulmalıdır; çünkü derinin herhangi bir alanı genellikle iki komşu sinirden
birlikte innervasyon alır ve bitişik dermatomların birbiri üzerine binmesi
durumu söz konusu olabilir. Böylelikle acı duyusunun bütünüyle kaybedilmesi ancak
birden fazla interkostal sinirin birlikte bloke edilmesiyle gerçekleşebilir.
Interkostal Sinir Blokajı
Hazırlayan:
Necdet Ersöz (Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi)
Referans:
Keith L. Moore, Arthur F.
Dalley, Anne M. R. Agur, Clinically Oriented Anatomy, Seventh Edition, Lippincott Williams and Wilkins,
Baltimore, 2014
Yorumlar
Yorum Gönder
Görüş, öneri, soru ve eleştirilerinizi lütfen bildiriniz. Yapıcı yorumlar değerlendirilecek; kişilik saldırıları ve üslûp hataları engellenecektir.